Ödem, vücut dokularında sıvı birikimi nedeni ile gözlemlenebilir hale gelen vücuttaki şişliklerdir. Genellikle el, kol, ayak ve bacaklar, yüz ve karın bölgesinde hissedilebilmektedir. Vücudun tüm dokuları hücrelerden, kan damarlarından ve interstisyum adı verilen hücreleri bir arada tutan bağ dokularından oluşur. Hücrelerin dışında bulunan vücut sıvılarının çoğu normalde iki boşlukta depolanır; kan damarları (kanınızın “sıvı” veya serum kısmı olarak) ve interstisyel boşluklar. Çeşitli hastalıklarda, bu bölmelerin birinde veya her ikisinde fazla sıvı birikebilir.

Bacaklar ve ayaklardaki ödem (çukurlaşma veya periferik ödem); bununla birlikte, diğer ödem biçimleri tipik olarak vücudun hangi bölümünün etkilendiğine bağlı olarak adlandırılır.

Günlük hayatta en sık rastlanan hali ise çukur ödem olarak nitelendirilebilecek olan versiyonudur. Deriye parmakla bastırılarak, şişmiş bölgeye baskı uygulanarak çukur ödemi görülebilir.

Presleme, basıncın bırakılmasından sonra bir süre devam eden bir girintiye neden oluyorsa, ödem “çukur ödemi” olarak adlandırılır. Çoraplardaki lastik gibi herhangi bir basınç bu tip ödemde çukurlaşmaya neden olabilir. Bu tip ödem şiddetine göre normal olabilir. Bütün gün çorap giyen hemen hemen herkes, günün sonunda hafif çukurlaşma ödemine sahip olacaktır.

Ödem Neden Oluşur?

Genel olarak karşılaşılan hafif ödem:

Gebelik döneminde j-hormon dengesinin değişimine bağlı olarak,

Bayanların menstrasyon dönemlerinde,

Hareketsizlik nedeniyle kan dolaşımın azalması sonucu,

Uzun seyahatler sonucunda,

Fazla kilo alımı sonucu,

Sıcak havalar ve mevsim değişiklikleri sonucu,

Bazı ilaçların (kortizon gibi) kullanımı,

Yeterli su tüketilmemesi,

Fazla tuz tüketimi,

Yeterli protein ve lif alınmaması sonucu oluşabilir.

Ödem oluşumunun diğer bir nedeni ise bazı hastalıklardır ve bu durum ciddi boyutlara ulaşabilmektedir:

Böbrek yetmezliğinde genellikle bacaklarda ve göz çevresinde,

Siroz gibi Karaciğer hastalıklarında karın çevresinde,

Artiritlerde eklem bölgelerinde,

Kalp hastalıklarında ayak bileklerinde ve bacaklarda,

Alerjilerde ise göz ve dudak çevresinde ödem oluşabilmektedir.

Ödem Yapan Besinler Nelerdir?

Vücutta oluşan ödemin azaltılabilmesi ya da önüne geçilebilmesi açısından tüketilen besinlere dikkat edilmesi oldukça önemlidir. Bazı besinler insan vücudunda ödem oluşmasını sağlayabilmekte ve sağlığını riske atabilmektedir. Ödem yapan besinler hakkında birkaç örnek göstermek gerekirse:

Marketten hazır olarak satın alınan soslar,

Paketli gıdalar,

Karbonhidrat içeriği yüksek olan besinler,

Tuz oranı yüksek olan turşu,

Gereğinden fazla kafein tüketimi,

Salamura cinsinden zeytin ve diğer besinler,

Az yağlı ya da yağsız yoğurt,

Brüksel lahanası, brokoli ve karnabahar gibi içeriğinde rafinoz isimleri karbonhidrat içeren sebzeler,

Dış kabuğunda sindirilemez lif maddesi bulunan fasulye,

Fruktan isimli karbonhidrat içeren soğan,

Yine fruktan kaynağı olan karpuz,

Yapay tatlandırıcılar,

Buğday ve çavdar gibi fruktan içeren tahıllar ödem yapan besinler arasında yer almaktadır.

Ödem sorunu ile sık sık karşı karşıya olan pek çok insanın bu gibi besinlerden uzak durması gerekmektedir. Bunun yanı sıra ödem söktürücü besinlere yönelmesi, gerektiğinde bir diyetisyenden destek alarak kendisi için sağlıklı bir beslenme programı uygulaması gerekebilir.

Ödem söktürücü besinlere de örnek göstermek gerekirse; magnezyum açısından zengin olan bitter çikolata, fındık, kepekli tahıl ve yeşil yapraklı sebzeler, potasyum zengini olan muz, avokado ve domates, B6 vitamini bakımından zengin olan et ve ceviz ile idrar söktürücü özelliğe sahip karahindiba gibi besinlerdir. Ödem problemi yaşayan kişilerin bu türden besinleri tüketmesi faydalı olacaktır.

Ödem Tedavisinde Neler Yapılmalıdır?

Ödemi tedavi etmenin ilk adımı ödeme neden olan faktörü bulmak olmalıdır. Altta yatan bir sağlık problemi varsa mutlaka doktorunuza danışmalısınız.

İdeal vücut ağırlığına ulaşılmalıdır. Hızlı kilo kaybı kesinlikle önerilmemektedir. Vücut ağırlığı arttıkça vücutta ödem oluşumu da artmaktadır.

Çok sıcak havalar, damarlarda genişletici etki yapmakta ve damar içindeki sıvının dokular arasına geçişine neden olmaktadır. Bu nedenle ödem problemi yaşıyorsanız ılık suyla duş almaya ve çok sıcak ortamlarda bulunmamaya dikkat ediniz.

Uzun süre ayakta kalmamaya, uzun süre oturmamaya, fiziksel aktivitenizi arttırmaya dikkat etmelisiniz. Fiziksel aktivite yapılması kan dolaşımını hızlandırarak ödemin azalmasına yardımcı olmaktadır.

Gün içinde en az 2,5-3 litre su içmeye özen gösterilmelidir.

Fazla tuz içeren işlenmiş gıdalar, konserve besinler yerine taze meyve, sebze tüketimi artırılmalıdır.

Günlük tuz tüketimi azaltılmalıdır (5-6 gramı geçmemelidir). Yemeklerde tuzu azaltıp baharat kullanımını artırarak yemeklerinizin lezzetini de artırmış olursunuz ve tuzun eksikliğini hissetmezsiniz.

Lifli besinlerin tüketimini artırmalısınız. Bol yeşillik tüketmek, kabuklu yenilebilen meyveleri kabuklarıyla tüketmek, tam tahıllı ekmek ve yulaf ezmesi tüketmek günlük lif alımınızı artırmaya yardımcı olacaktır. Yeterli lif alımı kan dolaşımını hızlandırarak ödemin azalmasına yardımcı olacaktır.

Çay ve kahve diüretik yani vücutta su kaybına neden olan etkiye sahiptir. Bu nedenle günde 4-5 fincandan fazla çay, kahve içmemeye dikkat ediniz.

Alkol, en çok karşılaşılan ödem nedenidir. Ödem problemi yaşıyorsanız alkol alımını sınırlandırmalısınız.

Ödem Atıcı 11 Besin

  • 1.Kiraz Sapı
  • 2.Ananas
  • 3.Yeşil Çay
  • 4.Maydanoz
  • 5.Biberiye
  • 6.Kefir
  • 7.Su
  • 8.Salatalık
  • 9.Turp
  • 10.Yulaf
  • 11.Yaban Mersini

Ödem Atıcı Yeşil Detoks Su Tarifi

  • Malzemeler:
  • 2 litre su
  • 2 ince dilim misket limon veya limon suyu
  • 3 adet maydanoz
  • ½ yeşil elma

İlginizi çekebilir –> Obezite ve Uyku Apnesi

Hazırlanışı:

3 adet maydanozu, dilimlediğiniz yeşil elmaları ve misket limonları derin bir sürahi içine yerleştirin daha sonra üzerine 2 litre suyu ilave ediniz arzu ederseniz 2 yemek kaşığı limon suyu tercih edebilirsiniz

Bilgi sahibi olun –> Apandisit Nedir