Morbid obezite yarattığı risklere bağlı olarak ölümcül problemler doğurabilen ve bu nedenle yaşam süresini de kısaltan obeziteye verilen addır. Ülkemizde ve dünya genelinde son derece yaygın görülen problemlerden biri olduğunun altını çizmek gerekiyor. Bu sorunu doğuran unsur ise kişinin ihtiyacı olandan daha fazla kalori almasıdır.
Dinlenme hali de dahil olmak üzere tüketilen gıdaların sindirilmesi, kalbin kan pompalaması ve vücuttaki tüm sistemlerin sağlıklı bir şekilde çalışabilmesi için vücudun kaloriye gereksinimi olur. Vücut tarafından kullanılacak olan kaloriden daha fazlasının alınması ise yağ depolanması anlamına gelir. Fazla kalori vücut tarafından depolanmaya başladığında ve bu süreç devam ettiğinde obezite kaçınılmaz bir son olarak karşımıza çıkıyor. Bu obezite türünde hesaplamanın nasıl yapıldığına ya da ameliyatın nasıl gerçekleştirildiğine değineceğiz. Ancak öncesinde belirtilerin neler olduğunu ele alalım.
Yazı İçeriği
Morbid Obezite Belirtileri
Genellikle obezite derecesinde şişmanlığın belirtisi vücuttaki fazla kilo görünümüdür. Ancak söz konusu morbid obezite olduğunda vücudun hemen her sistemi olumsuz yönde etkileniyor. İşte bu nedenle aşırı kiloya bağlı şikayetlerin yanı sıra daha fazla sayıda şikayet ortaya çıkıyor. Elbette her hastada belirtilerin aynı şiddette ortaya çıkacağından söz edemeyiz. Ancak yaygın bir şekilde görülen belirtileri şu şekilde sıralayabiliriz:
- Kiloda artış olması
- Bel çevresinde genişleme
- Solunum sıkıntısı yaşama
- Hareket etme esnasında nefes darlığı yaşama
- Uyku apnesi
- Egzersiz yaparken nefes almakta güçlük çekme
- Günlük basit aktiviteler esnasında solunuma bağlı sorunlar nedeniyle zorlanma
- Aşırı terleme
- Yüksek kolesterol
- Kalpte çarpıntı hissi
- Damar tıkanmasına bağlı göğüs ağrısı
- Eklemlerde daimi ya da ara sıra şiddetlenen ağrı olması
- Yorgun hissetme
- Halsizlik
- Depresif bir ruh hali
- Özgüven eksikliği
Hastalar günlük hayatlarında morbid obezite nedeniyle pek çok sıkıntı yaşadıklarından zamanla içe kapanma, depresyona girme gibi şikayetler de ortaya çıkabiliyor. Bu durum hayata daha olumsuz bakmaları ve tedavi olmak yerine obeziteyi bir ‘kader’ olarak görmeleri gibi sonuçlar da doğurabiliyor. Oysa biraz çaba ve biraz da inanç ile bu problemden kurtulmak mümkündür. Tedavi olma konusunda hastanın istekli olması, tedaviden de daha başarılı sonuçlar alınmasında etkili oluyor.
Morbid Obezite Tedavisi Var mıdır?
Öncelikle bilinmesi gereken unsur morbid obezite probleminin asla tek başına bir şişmanlık sorunu olarak değerlendirilmemesi gerektiğidir. Çünkü son derece ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor ve buna bağlı olarak kişinin yaşam süresinin kısalması da gündeme geliyor.
Yüksek tansiyon, şeker hastalığı, kalp ve damar hastalıkları, reflü, karaciğer yağlanması, kısırlık bu obezite türünün neden olabildiği rahatsızlıklardan sadece birkaçıdır. Aynı zamanda eklemlerde kireçlenme, sindirim sistemi sorunları, cilt rahatsızlıkları gibi farklı problemler de ortaya çıkabilir. Zira bu obezite türünün yaşamı kısaltması ve kimi zaman ani ölümlere bile yol açabiliyor olması da bundan kaynaklanır.
Elbette morbid obezite tanısı konduğunda zaman kaybetmeden tedavi seçeneklerinin değerlendirilmesi gerekir. Ancak kimi zaman bu hasta grubu için uygulanacak tedavi cerrahi müdahaleyi kapsar ve riskli bir ameliyat olduğunu da belirtmek gerekiyor. Bu noktada komplikasyon riskinin az olması halinde ameliyat seçeneği değerlendirilebilir.
Ancak ‘mutlaka her hastanın ameliyat olması gerekir’ şeklinde bir yaklaşım da doğru değildir. Yaşam kaybı riskinin yüksek olması durumunda daha farklı yöntemler tercih edilebilir. Hastaların sağlıklı, çok yönlü ve düzenli bir beslenme programına geçmesi, egzersiz programlarının uygulanması gibi seçenekler değerlendirilerek yaşanan sıkıntıların azalması sağlanabilir.
Ancak burada hasta – doktor ilişkisinin ve hasta takibinin çok büyük bir öneminin olduğunu da söz ardı etmemek gerekiyor. Hastanın gayretli olması, doktorun önerilerini ve uyarılarını ciddiye alması, harfiyen uygulaması durumunda başarılı bir sonuç elde edilmesinin önünde bir engel kalmıyor.
İlginizi çekebilir –> https://www.alidurmusobezite.com/obezite-cerrahisinde-revizyon/
Morbid Obezite Hesaplaması
Bilindiği gibi obezite problemi, hastanın vücut kitle indeksine göre çeşitli sınıflara ayrılıyor. Kişinin kilosunun boyun karesine bölünmesi ile elde edilen bir hesaplama yöntemi kullanılıyor. Şayet bu hesaplama yönteminde kişinin vücut kitle indeksi 30’un üzerindeyse obez tanısı konabilir. Eğer kişinin vücut kitle endeksi 40’ın üzerindeyse bu durumda morbid obezite probleminden söz edilebilir. Kişinin ideal vücut ağırlığının belirlenmesinde ise ‘Lorentz Vandervaei’ formülü kullanılıyor.
Bu formüle göre kişinin ideal vücut ağırlığı hesaplaması şöyledir:
- Kadınlarda: 50 kg + (boy – 150 cm) x 0.6
- Erkeklerde: 50 kg + (boy – 150 cm) x 0.7
Aşağıdaki ideal kilo hesaplama aracını kullanarak sizlerde kendi ideal kilonuzu hesaplayabilirsiniz.
Aşırı Şişmanlığın Zararları
Hastaların yaşam kalitelerini çok ciddi düzeyde düşüren morbid obezite problemi sadece fiziksel açıdan değil, ruhsal açıdan da çeşitli zararlar doğuruyor. Öncelikle hastaların erken yaşlarda diz problemleri yaşayabildiklerini belirtmek gerekiyor. Bu durum hareket etmelerini engellediğinden daha az hareket edilmesi, sürekli olarak daha fazla kilo almaya neden oluyor.
Dolayısıyla hastalar adeta bir kısırdöngü içerisine giriyor. Şeker hastalığı ve hipertansiyon problemleri de yaşanıyor. Aynı zamanda damar sertliği gibi ölümcül sonuçlar doğurabilen bazı sorunlara yol açtığını da unutmamak gerekir. Bu hastalar için damar sertliği ve kalp problemleri en önemli risklerdir. Zira bu sorunlara bağlı olarak felç, enfarktüs gibi sorunlar da yaşanabiliyor.
Morbid düzeyinde olan aşırı şişmanlık hastaların ürolojik sorunlar yaşamasına, kemik problemlerinin ortaya çıkmasına da neden olabiliyor. Uyku apnesi, sağlıklı bir uyku süreci yaşamalarını engelliyor ve bu da ruhsal anlamda da sıkıntı yaşamalarına yol açıyor. Solunum sıkıntıları, sosyal izolasyon gibi zararlardan da söz etmek gerekir.
Morbid Obezite Ameliyatı
Hastalar morbid obezite durumunda öncelikle ameliyat risklerini bilmek istiyor ve ölüm riskinin olup olmadığını merak ediyor. Öncelikle risksiz bir ameliyatın olmadığını belirtmeliyiz. Elbette bu ameliyat da kendi içerisinde bazı riskler barındırıyor. Zira uygulanan anestezisinin bile bir risk taşıdığını unutmamak gerekiyor. Bu obezite türünde ise ameliyata kesinlikle sıfır risk ile girilmesi gerekir.
Hastanın kalp durumu, guatr durumu, endokrini titiz bir değerlendirmeden geçirilmelidir. Hastanın tüm vücudunun tanınması, mevcut sorunların belirlenmesi için bir dizi analiz ve tetkik yapılması gerekir. Ameliyat daha sonra planlanmalıdır.
Geniş bir check up yapılması gerektiğini belirtmeliyiz. Çünkü morbid obezite hastalarını diğer hastalardan ayırmak gerekiyor. Cerrahi müdahalenin sonrası da çok büyük bir önem taşıyor. Örneğin hastanın ateşi çıkabilir ve bu durum çoğunlukla ameliyat sonrası kaçak olmasından kaynaklanıyor. Zira bu durumun da geri dönüşü olmayabilir. Eğer iltihap gelişirse hastanın bir hafta ile 10 gün arasında yaşamını yitirmesi söz konusu olabilir. Ameliyatın kesinlikle deneyimli bir cerrah tarafından yapılması gerekiyor.
Ayrıca hastanın morbid ile birlikte şeker hastası da olması durumunda gastrik bypass ya da SADI-S olarak adlandırılan bir ameliyat türü tercih edilebilir. Şayet hasta % 100 şeker hastası ise bu durumda bypass yapılması gerekebilir. Tüp mide ameliyatı komplikasyon riskinin çok daha düşük olması nedeniyle değerlendirilebilecek bir seçenektir. Hastanın doktor seçimini büyük bir titizlikle yapması ise çok önemli! Çünkü risklerin çok iyi değerlendirilmesi gerekiyor ve bu da ancak bu alanda deneyimli bir cerrahın tercih edilmesi durumunda mümkün olabilir. Konuyla ilgili tüm sorularınızı yorum bölümüne yazabilirsiniz.
Önerdiğimiz makalemiz –> https://www.alidurmusobezite.com/obezite/
Detaylı bilgi için bizlere ulaşabilirsiniz:
Sabit Tel: 0212 230 20 08
Cep Tel: 0505 120 82 62