Kolorektal polipler en genel tanımı ile kolon ile rektumda normal olmayan bir gelişim neticesinde mukozadan lümene doğru bir büyüme eğilimi içerisinde olan çıkıntılardır. Bu anormal gelişimin sonucunda fekal travmanın da etkisiyle bazı bulgular ortaya çıkabiliyor. Bu bulgulara ülserasyon, kanama, intusepsiyon ya da obstrüksiyon gibi örnekler verebiliriz. Elbette bu klinik bulguların tamamı büyük bir önem taşıyor. Vücutta ortaya çıkan polipler çoğunlukla rektum ile sigmoid kolonda mevcut oluyor. Bu çıkıntıların en önemli özelliği ise histolojik yapısı oluyor. Gastrointestinal sisteme bakıldığında bu sistemin herhangi bir yerinde ortaya çıkabildiklerini de söyleyebiliriz. Maalesef poliplerin kanserleşme olasılığı da bulunuyor. Kolorektal poliplere dair merak edilen tüm hususları ele alacağız. Öncesinde kaç tip polip olduğunu gözden geçirelim.
Polip Tipleri Nelerdir?
Genel olarak vücutta ortaya çıkan polip tiplerini 4 farklı kategoride ele alabiliriz. Bunlar;
Adenomatöz Polipler
Adenomatöz tipte olan polipler maalesef oldukça tehlikelidir. Tehlikeli olmaları ise kanserleşme riskinin bir hayli yüksek olmasından kaynaklanır.
Hiperplastik Polipler
Hiperplastik polip olarak adlandırılan polip tipleri ise iyi huylu olur. Buna bağlı olarak kanserleşme riskleri de bulunmaz. Dolayısıyla çok tehlikeli olduklarını söyleyemeyiz.
Psödopolipler
Bu tip poliplerin de kanserleşme riski bulunmuyor. Bağırsaklarla alakalı olan kronik hastalıklarda sıklıkla görülen bir polip tipidir.
Hamartomalar
Juvenil polipler ya da Peutz Jeghers Sendromu mevcut olduğunda ortaya çıkan polip tipidir.
Kolorektal poliple kanserin öncüsü mü?
kalın bağırsak polipleri çoğunlukla kansere dönüşmemekle birlikte kolon kanserlerinin başlangıcı genellikle poliple başlar.
Bu nedenledir ki insanlar 50 yaş üstü mutlaka kolonoskopi yaptırmalıdır.
Kolorektal Polipler Hangi Bölgelerde Daha Sık Görülür?
Az önce de değindiğimiz gibi kolorektal polip çeşitlerinin kalın bağırsağın herhangi bir yerinde görülebildiğini söyleyebiliriz. Yapılan araştırmalara göre en sık görüldükleri bölgeler ve görülme oranlarını aşağıdaki gibi açıklayabiliriz:
- Rektum (% 50)
- Sigmoid (% 20)
- Çekum (% 15)
- Transvers kolon (% 10)
Polipler Hangi Hastalıkların Habercisi Olabilir?
Hastalarda özellikle tanı konduğunda sıklıkla merak edilen hususlardan biri de poliplerin bir hastalığın belirtisi olup olmadığıdır. Tanı konan her hasta için geçerli olmasa da bazı hastalarda polipler doğuştan genetik olarak gelen çeşitli hastalıkların habercisi olabiliyor. Bu hastalıkların hangileri olduğu sorusuna ise kısa bir liste ile yanıt verebiliriz:
- Familyal Adenomatöz Polipozis (FAP)
- Turco Sendromu
- Gardner Sendromu
- Peutz-Jeghers Sendromudur
Kolorektal Poliplerin Belirtileri Neler?
Belirtileri aktarmadan önce kalın bağırsağın yapısına kısaca değinmekte fayda olacaktır. Kalın bağırsak kolon ve rektum olmak üzere toplamda iki bölümden oluşuyor. Kolon olarak adlandırılan bölüm 1 metre dolaylarında bir uzunluğa sahiptir. Rektum bölümü ise yaklaşık 15 cm dolaylarındadır. ‘Kolon polipleri’ ya da ‘kalın bağırsak polipleri’ gibi isimlerle de adlandırılan kolorektal polipler genellikle herhangi bir bulgu göstermiyor. Belirti gösterme olasılığının düşük olması nedeniyle erken dönemde tanı konması da çoğu zaman mümkün olmuyor.
Sadece bazı hastalarda çeşitli semptomların ortaya çıkabildiğini söyleyebiliriz. Bu hastalarda görülen en yaygın belirti ise kanamadır. Kanama, rektal bölgede yani halk arasında bilinen adıyla makatta olur. Her ne kadar kanama çok şiddetli olmasa da uzun süreli kanamalar hastalarda zamanla kansızlık probleminin ortaya çıkmasına da yol açabilir. Bir anlamda kansızlık poliplerden değil, poliplerin neden olabildiği kanamadan kaynaklanır da diyebiliriz.
Bağırsak tıkanıklığı yine bir diğer belirti olarak karşımıza çıkıyor. Bununla birlikte hastalarda ishal yahut kabızlık problemleri de yaşanabilir. Dışkının kalınlığının azalması da bir diğer belirtidir. Çoğunlukla dışkının kalınlığı bir kalem kadar incelir. Elbette bu belirtiler ortaya çıktığında durumu ciddiye almak ve bir an önce doktora başvurmak, erken dönemde tanı konabilmesi adına oldukça mühimdir. Özellikle hafif lekelenme ya da sızıntı şeklinde olsa dahi makat bölgesinden kan gelmesi durumunun dikkate alınması gerekiyor. Zira makattan kan gelmesi tıbbi anlamda normal kabul edilen bir durum değildir. Nedeninin anlaşılabilmesi, kaynağının tespit edilmesi için en kısa zamanda bir hekime başvurulması, duruma dair bilgi verilmesi gerekir.
Kolorektal Polip Tanısı Nasıl Konur?
Tahmin edilebileceği gibi kolorektal polip tanısı konabilmesi için bazı muayene ve tetkiklerin yapılması gerekiyor. Bu tetkik ve muayenelerin hastalık çok fazla zorladığını belirtemeyiz. Dolayısıyla hastalar bu konuda herhangi bir endişe yaşamadan doktora başvurabilirler ve kolorektal polip mevcudiyetine dair bulgu olup olmadığının tespit edilmesini sağlayabilirler. Hastalardan istenebilecek tetkiklere ise şu örnekleri verebiliriz:
Dışkıda Gizli Kan Testi
Öncelikle dışkıda gizli kan testinin kolorektal polip tanısında son derece önemli olduğunun altını çizmek gerekiyor. Kolonik poliplerin çapı 10 milimetreyi geçtiğinde çoğunlukla bu testin sonucunun pozitif çıktığını söyleyebiliriz. Yapılan çalışmalarda, çapı 10 mm ya da daha büyük olan poliplerin mevcut olduğu hastalarda söz konusu testin pozitif çıkma oranı % 20 ile % 40 dolaylarındadır. Burada kritik bir hususun altını çizmek gerekiyor. Dışkıda gizli kan testinin pozitif çıkması sadece söz konusu polip mevcudiyeti anlamına gelmeyebilir. Zira mide ve bağırsak sisteminde kanamaya neden olan herhangi bir rahatsızlık durumunda da dışkıda gizli kan testi sonucu pozitif çıkar. Bu nedenle kesin bir tanı konabilmesi için daha farklı tetkiklerin de yapılmasına ihtiyaç olacaktır. Bir başka deyişle sadece dışkıda gizli kan testi sonucuna bakılarak hastaya kolorektal polip tanısı konamaz.
Sigmoidoskopi
Sigmoidoskopi makattan kalın bağırsağın son bölümlerinin endoskop ile incelenmesi şeklinde tanımlanabilir. Bu incelemede elde edilen bulgular da tanı konabilmesi adına oldukça mühimdir. Çünkü sigmoidoskopi ile rektumda ve kolonun son kısımlarda mevcut olan anormallikler ve çıkıntılar tespit edilebilir. Bu işlemin yapılması gerektiğinde bir akşam öncesinden bağırsakların yoğun bir şekilde temizlenmesine gerek duyulmuyor. Genellikle işlemden önce makat bölgesinin lavman ile temizlenmesi sağlanıyor ve sonrasında da işleme geçilebiliyor. Söz konusu işleme dair bilinmesi gereken unsur, kalın bağırsağın tamamının bu yöntemle görünmesinin mümkün olmadığıdır. Sadece belirli alanların incelenmesine olanak tanıyan bir yöntemdir.
Kolonoskopi
Poliplerin tespit edilmesinde en etkili yöntemlerin başında kolonoskopi geliyor. Sadece mevcut olan poliplerin tespit edilmesinde değil biyopsi alınması ya da polipin çıkarılması amacıyla da bu yöntemin uygulanabildiğini söyleyebiliriz. Özellikle belirli bir çapın üzerinde olan kolonik poliplerin doğru şekilde tespit edilmesi noktasında kolonoskopi yönteminin % 90 gibi yüksek bir oranda başarı sunduğunu söyleyebiliriz.
Kolorektal Polip Tedavisi Nasıl Yapılır?
Öncelikle kolorektal polip tedavisinde 2 farklı yöntemin uygulanabildiğini söyleyebiliriz. Bunlar kolonik rezeksiyon ve polipektomi olarak adlandırılıyor. Hangi yöntemle tedavinin gerçekleştirileceğine ise bazı hususlar dikkate alınarak mutlaka doktorunuz tarafından karar verilmelidir.
Polipektomi
Bu yöntemde kolonoskopi işleminin gerçekleştirilmesi sırasında poliplerin tamamen çıkarılması sağlanıyor. Hem saplı yani pedinküllü polipler, hem de sapsız yani sesil poliplerin bu yöntemle çıkarılabildiğini söyleyebiliriz.
Kolonik Rezeksiyon
Genetik olarak adenomatozis polipozis hastalığının mevcut olması halinde oldukça fazla sayıda bağırsak poliplerinin görüldüğünü söyleyebiliriz. Bu gibi durumlarda kalın bağırsağın cerrahi müdahale ile vücuttan tahliye edilmesi tercih edilebilir. Bu tedavi yöntemi yüksek-dereceli displazi ya da displazi-ilişkili lezyonu olan hastalara da uygulanabiliyor. Kalın bağırsağın tamamının çıkarılmasının yanı sıra sadece bir kısmının çıkarılması da söz konusu olabilir. Aynı zamanda kolonoskopi ile çıkarılamayan poliplerin tedavisinde de bu cerrahi müdahale tercih edilebiliyor. Bu konuda sorularınızı hemen yorum bölümüne yazabilirsiniz.
Göz atın –> Pankreas Kanseri Nedir
Kolon Poliplerinin Belirtileri
Kolon polipleri genellikle belirti vermez. Genellikle tesadüfen saptanır.
Rektal kanama: polipler çok büyük olmadığı sürece kanama olmaz .bu nedenledir ki poliplerde kanama olmaz.
Ağrı: Polip yine çok büyümedikçe ağrı yapmaz ağrı yapması için kolon polibinin büyümesi ve bağırsağı tıkaması olursa hasta ağrı hisseder .
Dışkı rengi değişmesi: nadir olan kanamalar olursa dışkı rengi siyaha döner bunun sebebi şayet bağırsak içinde ufakta olsa kanama olursa kanın beklemesi sonucu tıbben melana denen siyah dışkılama olur.
Dışkılama alışkanlığında değişiklik: ara ara isal ara ara kabızlık görülebilir.
İlginizi çekebilir –> Anal Fistül Nedir
Kolon Polibi önlenebilir mi?
Aslında çoğunlukla genetik olduğu düşünülmektedir.
Ama genede önlem alabiliriz.
Diyetinizde bol miktarda meyve,sebze ve tam tahıl kullanın.
Alkol ve sigarayı azaltın.
Fiziksel aktivitelerinizi artırın.
Düşük doz aspirin kullanımı polipler azaltığına dair çalışmalar mevcuttur.
Bazı müellifler kalsiyumdan zengin (süt,peynir,brokoli) polipleri azalttığını belirtmiştir.
Bilgi sahibi olun –> Kolon Kanseri